Nevra UÇKAÇ/İZMİR, (DHA)- İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek'in İstanbul İl Kongresi'nde yaptığı açıklamaya ilişkin, “Kendisi yanlış bilgilendirilmiş. Harmandalı'nı kullanıma Bakanlık kapatmadı, mahkeme kararıyla kapatıldı. Yeniden açılma sürecinde Bakanlık bizi zorlayan bir süreç yürüttü ama bir yol açtı. Bu süreci özellikle AK Parti İl Başkanı Bilal Saygılı ve İzmir Milletvekili Eyüp Kadir İnan yakından takip etti. Onların sürece katkıları olmuştur" dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, İzmir genelinde giderek artan çöp sorunu ve geçen günlerde görülen kooperatif davasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Çöp sorununa siyaset üstü bakılması gerektiğini söyleyen Tugay, "Şehrimizden her gün yaklaşık 6 bin ton atık çıkıyor. Bu atıkların bertarafı halk ve çevre sağlığı gözetilerek yapılmalı. Bunun partisi olmaz. Bu konu herkes için önemlidir" diye konuştu.
'BAŞVURULAR FARKLI NEDENLERLE DURDURULDU'
Harmandalı'nın bertaraf alanı olarak kullanılmasıyla ilgili sonuçlanan davaya da değinen Cemil Tugay, şöyle konuştu:
"Bu dava 2022 yılında heyelan riski nedeniyle açılmıştır. İdare Mahkemesi'nin kararı 25 Haziran 2025'te Danıştay'ın onamasıyla birlikte kesinleşti. Bu alanı kullanamamaya başladık. İzmir Büyükşehir Belediyesi Bergama ve Ödemiş'te 2 entegre çöp tesisinin yapımı için izin aldı. 2015'te Yamanlar için ÇED başvurusu yapıldı. Bu süreç bir miktar ilerledi. Devlet Su İşleri (DSİ) İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden bir susuzlaştırma projesi yapmasını istedi. Raporu hazırlandığı zaman çok noktadan suyu çekerek susuzlaştırma yapılabileceği, bunun masraflı bir iş olacağı anlaşıldı. Öngörülen alan belediyeye ait değil. Önemli ve yüksek maliyetli mülkiyetler var. Bu nedenle süreç durdu. Menderes'te bir başvuru var. Menemen Çaltı ve Yeşilpınar'da, Tire Karateke'de ve Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi'nde evsel atık için bir süreç başlatıldı. Bu başvuruların hepsi farklı nedenlerle durduruldu. 'Herhangi bir başvuru ve çalışma yapılmadı', iddiası doğru değildir. Bazıları siyasete malzeme edildi, bazıları da bürokratik süreçlerde durduruldu. Kemalpaşa'nın neden durdurulduğunu bilmiyoruz. Katı atıkların bertarafı konusunda göreve geldiğimizden beri 11 tane yeni ön etüt alanında çalışmamız devam ediyor ve sonuç almayı umuyoruz. 'Yürütülen çalışmalar neticesinde sahada kısmen ya da tamamen depolama faaliyetinde bulunulabileceğine ilişkin rapor tanzim edilmesi ve bu raporun gözetim ve denetim yükümlülüğü bulunan bakanlıkça uygun bulunması halinde tesiste depolama faaliyetine devam edilmesi gerektiği' Danıştay'ın hükmünde yazıyor. Buna göre bahsi geçen alanda bir kayma olup olmadığına ve bu alanda depolama yapılıp yapılmayacağına dair bir rapor hazırlatıp onaylattık. Bu raporla bakanlığa başvurduk. 31 Ekim'e kadar geçici olarak izin verildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bu süreçte şartlar, müeyyideler getirildi. Bu sorumluluğu aldık."
'BELEDİYENİN MÜLKİYETİ YOK'
Kentte atık sorununun çözülmesi gerektiğini söyleyen Tugay, "Hepimizin günlük yaşamında ürettiği atıkların neden olduğu sorunun çözülmesi gerekir. 11 tane ön etütle incelediğimiz alanların hiçbiri İzmir Büyükşehir Belediyesi ye ait değil. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin bir mülkiyeti yok. Bunların bir kısmı maden bir kısmı orman ve mera alanı. Bu alanların bize tahsisi gerekir. Kendi kendimize yetki ve ruhsat veremiyoruz. Bu ruhsat bakanlık tarafından veriliyor. Her aşamada onaya ihtiyaç duyuyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi süreci ilerletmekte zorlanıyor. Harmandalı'da vatandaşların duyduğu rahatsızlığı önemsiyoruz. Ancak mecburen orayı kullanmaya devam ediyoruz" diye konuştu.
'HARMANDALI MAHKEME KARARIYLA KAPATILDI'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek'in İstanbul İl Kongresi'ndeki sözlerine ilişkin açıklama yapma ihtiyacı hissettiğini anlatan Cemil Tugay, "Gökhan Zeybek ile görüştüm. Kendisi yanlış bilgilendirilmiş. Harmandalı'nı kullanıma Bakanlık kapatmadı. Mahkeme kararıyla kapatıldı. Yeniden açılma sürecinde Bakanlık bizi zorlayan bir süreç yürüttü ama bir yol açtı. Bu süreci özellikle AK Parti İl Başkanı Bilal Saygılı ve İzmir Milletvekili Eyüp Kadir İnan yakından takip etti. Onların sürece katkıları olmuştur" ifadelerini kullandı.
Tugay, Karşıyaka'da ve Buca'da şehir içerisinde çöplerin birikme nedeninin ilçe belediyelerin çalışanlarıyla yaşadığı sorunlardan kaynaklandığını belirtti.
'İNŞAATLARI DURDURDU' İDDİASI İFTİRADIR'
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kentsel dönüşüm projelerinin kooperatif eliyle yaptırılması ile ilgili sürece de değinen Tugay, şöyle konuştu:
"Kooperatif konusunda hiçbir makama, savcılığa, üzerimizdeki kuruma herhangi bir şikayette bulunmadık. Şu andaki yargılanmalar tutuksuz yapılmalı. Tutukluların serbest bırakılmasını talep ediyoruz ancak diğer taraftan suçlanan kooperatif konuşmalarında zaman zaman adımı geçirerek ya da ima ederek şunu söylüyor; Cemil Tugay göreve geldikten sonra kooperatiflerin inşaat yapmasını durdurdu ve ondan dolayı süreç ilerlemedi. Bu detaylı olarak açıklanması gereken bir iftiradır. İzmir Büyükşehir Belediyesi uzun yıllar önce Örnekköy'de, Uzundere'de, Gaziemir'de ve en sonda Ege Mahallesi'nde bazı yerleri kentsel dönüşüm alanı olarak belirledi. 'İzmir modeli' diye bir şey var. Bu model, Sayın Aziz Kocaoğlu zamanında başladı. Herhangi bir alanda kentsel dönüşüm yapma kararı verildikten sonra, o alanda evi ya da arsası olan insanlarla yüzde 100 uzlaşma çalışması yapılıyordu. Onların tapularını İzmir Büyükşehir Belediyesi üzerine alıyordu. 'Biz burayı 2886 Sayılı Kanuna uygun olarak kat karşılığı müteahhitlere vereceğiz ve daireleri size teslim edeceğiz' deniyordu. Bunun önceden projesi hazırlanıyor. Bu şekilde Uzundere'de 1 ve 2'nci etap yapıldı. Örnekköy'de 1,2 ve 5'inci etaplar ihale edildi. 1 ve 2 tamamlandı. Gaziemir'de ikinci etap ihale edildi, bitirmeye yakın aşamada. Ege Mahallesi'nde 1'inci etap müteahhitte ihaleyle verildi. Aynı dönemde 'Buraları müteahhitlere vermekte zorlanıyoruz' diye başka bir modele geçildi. Ben de geçen dönem meclis üyesiydim. 'İZBETON'a bu yapım işini verelim. Yetkiyi belediyeden devredelim' kararı alındı. Fakat daha sonra İZBETON kendi yapmak yerine iş insanlarına, yani paralarını koyan kişilere bunu yaptırma kararı aldı. Kendi sözleşmesini kooperatiflere devretmiş oldu. Fakat yapı kooperatif ile ilgili süreç değişik şekilde itiraza maruz kaldı. Normalde usule göre yapı kooperatifleri arsanın sahibidir. Kooperatif kurup arsa almışlardır, sonra başvurularını kendi arsaları için yaparlar ve yetki alırlar. İZBETON'a devredilmiş olan bir yetki var. Arsaların gerçek sahibi vatandaşlar. Normal kooperatif modeline uymayan bir durum var. Yapı kooperatiflerine tabi ki taraftarız. Ama eskisi kadar popüler olmamasının vergi, mevzuat ile ilgili boyutları var."
'KARARI ALMAMIZIN SEBEBİ SAYIŞTAYDIR'
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın yazısı hakkında bilgi veren Cemil Tugay, "Bu yazıya göre, İZBETON yüklenici olarak kooperatife veremez ve kooperatif de müteahhitlik belgesi olmadığı için hiçbir şekilde bu inşaatların yapımını üstlenemez. Bu tespit Sayıştay tarafından yapıldı. Kooperatifler ile olan ilişkilerin askıya alınması ve inşaatların onlardan alınıp İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılması kararının keyfi olduğunun iddia edilmesi iftiradır. Bu kararı almamızın sebebi bu ülkenin Sayıştayıdır, Bakanlığıdır. Onların bize yazdığı yazılar 'Burada hukuksuzluk var' dediği şeyleri dikkate almak zorundayız. Aksi takdirde ben de muhtemelen cezaevinde olurdum. Benimle birlikte başka bürokrat arkadaşlarım ve bizler de yargılanırdık. Uzundere'de defalarca eylemler yapıldı. Hak sahiplerinin belediyeden aldığı bir söz var. Belediye 'Bu inşaatları teslim edeceğiz' dedi. Eğer yapmazsak taahhüdümüzü yerine getirmemiş oluruz. En önemli konu öncelikle İzmir Büyükşehir Belediyesi adına verilmiş bu taahhüdün yerine getirilmesidir. O inşaatlar yapılmıyorsa biz yapmak zorundayız" dedi.
Tugay konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. (DHA)