Gizem CENGİL-Emirhan YÜZÜGÜLDÜ/ANKARA, (DHA)- YÜKSEKÖĞRETİM Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, "Bugüne kadar amacına hizmet etmeyen, bir bakıma formaliteye dönüşen staj uygulamalarını, iş yeri temelli mesleki eğitime dönüştürmek ilk önceliklerimiz arasında yer almaktadır. Öğrencilerimizin yalnızca sınıfta değil, doğrudan iş hayatının içinde deneyim kazanmalarını sağlayacak bu model; onları daha donanımlı, üretken ve istihdam odaklı bireyler haline getirecektir" dedi.
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, YÖK Başkanlığı'nda düzenlenen 'YÖK'te 2030'a Doğru Türk Yükseköğretiminin Yol Haritası Lansman Toplantısı'nda konuştu. Konuşmasının başında YÖK, Üniversitelerarası Kurul ve yükseköğretim kurumlarının, İsrail'in Sumud Filosu'na yönelik saldırısına ilişkin ortak bildirisini okuyan Özvar, "İsrail'in yaklaşık iki yıldır Gazze'de çoğunluğunu kadınların, hastaların, yaşlıların oluşturduğu Filistin halkını hedef alan katliam politikası tüm insanların vicdanını derinden yaralamıştır. Hukuki, ahlaki, vicdani hiçbir sınır tanımaksızın gerçekleştirilen vahşi katliama karşı 46 ülkeden yüzlerce aktivist Gazze halkına destek ve İsrail'in bölgeye uyguladığı ablukayı kırmak için harekete geçti. Adını kararlılık anlamına gelen 'Sumud' kelimesinden alan uluslararası özgürlük filosu, insanlığın ortak vicdanını temsil eden sivil ve barışçıl bir dayanışma koalisyonudur. Maalesef vahşetin, barbarlığın, terörün, zulmün ve soykırımın temsilcisi İsrail, bütünüyle barışçıl amaçlar taşıyan Sumud Fliosu'na saldırmış ve Türk vatandaşlarımızın da aralarında bulunduğu yüzlerce aktivist alıkoyulmuştur. Sumud Filosu'na ve Gazze'ye yönelik insani yardım girişimlerine karşı her türlü müdahale uluslararası hukukun açık bir ihlalidir. YÖK, Üniversitelerarası Kurul ve yükseköğretim kurumları olarak İsrail'in müdahalesine şiddet de kınıyor ve uluslararası yükseköğretim camiasını da İsrail'e karşı tavır almaya davet ediyoruz" dedi.
'ENVANTER ÇALIŞMASINI TAMAMLAMAK ÜZEREYİZ'
Özvar, önümüzdeki dönemde en önemli gündem başlıklarından birinin, iş yerinde uygulamalı eğitim modelinin yaygınlaştırılması olacağını ifade ederek, "Bugüne kadar amacına hizmet etmeyen bir bakıma formaliteye dönüşen staj uygulamalarını, iş yeri temelli mesleki eğitime dönüştürmek bu dönemde ilk önceliklerimiz arasında yer almaktadır. Öğrencilerimizin yalnızca sınıfta değil, doğrudan iş hayatının içinde deneyim kazanmalarını sağlayacak bu model; onları daha donanımlı, üretken ve istihdam odaklı bireyler haline getirecektir. Bugün itibarıyla stajlar, 20-30 günü aşmayan gerek öğrenci gerekse firmalar tarafından cazip görülmeyen bir sürece işaret etmektedir. Dolayısıyla bunu dönüştürmek, bunu değiştirmek hepimizin üzerine temel bir vazifedir. Bu dönemde en çok üzerinde duracağım konulardan bir tanesi bu olacaktır. Hiç şüpheniz olmasın. Bu kapsamda Konya, Gaziantep, İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir ve Ankara olmak üzere 7 ilimizde pilot uygulamaları başlıyoruz. Bu illerdeki üniversitelerimizin öğrenci kapasitesi, işletmelerin üretim ve istihdam potansiyeli, sektörlerin staj ve uygulamalı eğitim imkanları gibi verileri detaylı bir şekilde ortaya koyacak bir envanter çalışmasını tamamlamak üzereyiz. Özellikle sektör bazlı sınıflandırmalar yoluyla öğrencilerimizin nitelikli uygulama alanlarına erişimini sağlayacak bir altyapı hizmete girmek üzeredir. Bu büyük dönüşümü tek başımıza değil, güçlü bir ortaklık modeliyle hayata geçirdiğimizi bilmenizi isterim. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nın aktif katılımlarıyla birlikte Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve her ilimizdeki sanayi ve ticaret odaları ile birlikte ilgili diğer sivil toplum kuruluşlarıyla beraber sürecin önemli paydaşları olarak bu projeye destek veriyoruz" diye konuştu.
'TÜRKİYE-SURİYE DOSTLUK ÜNİVERSİTESİ YAKINDA HİZMETE GİRECEK'
Türkiye-Suriye Dostluk Üniversitesi'nin yakında Şam'da hizmete gireceğini söyleyen Özvar, "Bu üniversite çatısı altında ülkemizin köklü diğer üniversiteleri de programlar açabilecektir. Buradan bu üniversitelerimizin rektörlerine hazırlıklara başlama yapmaları çağrısında bulunuyorum. Gazi Üniversitemiz, bu sene inşallah Kazakistan Çinkent'te eğitim programıyla, sadece Kazakistan'a değil aynı zamanda bölgedeki diğer Türk dünyası adaylarına, öğrencilerine de hizmet verecektir" dedi.
'ERKENDEN AKADEMİK ÇALIŞMALARINA BAŞLAYABİLECEKLER'
Yükseköğretim alanında başarılı olan öğrencilerin daha kısa sürede üniversitelerini bitirmeleri için çalışmalar gerçekleştirdiklerini vurgulayan Özvar, "Önümüzdeki dönemde yine üzerinde duracağımız yapısal ve kalıcı çalışmalardan bir tanesi de 4 yıllık mezuniyet için gerekli 240 AKTS'nin (Avrupa Kredi Transfer ve Biriktirme Sistemi) gözden geçirilmesi olacaktır. Bu konuda 4 yıllık lisans eğitimlerinde teorik derslerin yanında uygulamalı eğitime daha fazla imkan ve yer verecek şekilde bu AKTS sistemi tekrardan gözden geçirilmelidir. Avrupa'nın pek çok ülkesinde öğrenciler, 180 AKTS ile mezun olabilmektedir. Bunu bütün lisans programlarını dikkate alarak, dikkatli bir şekilde çalışarak, içinde bulunduğumuz yapıyı göz ardı etmeden bunun dönüşümünü inşallah birlikte gerçekleştireceğiz. Bu hepimizin üzerine düşen en temel görevlerden bir tanesi olmak zorundadır. Aynı şekilde sadece lisansta değil, ön lisansta da bu çalışmanın gerçekleştirileceğini ifade etmek isterim. Öğrencilerimiz erken mezuniyet ile aslında erkenden akademik çalışmalarına da başlama imkanına sahip olabilecekler. 3 senede mezun olan bir çocuk, belki yüksek lisans yapmak istiyorsa erkenden akademik ve bilimsel çalışmalara katılabilecektir. Bunun da önünü böylelikle açmış olacağız" diye konuştu. (DHA)