GÜNDEM

İstanbul- Bakan Ersoy: Turizm halklar arasında kültürel etkileşimi sağlayan bir köprüdür

Tuğçe SEZER ODABAŞI- Harun ŞAHBAZOĞLU / İSTANBUL, (DHA)- 18'inci Verona Avrasya Ekonomi Forumu'nun açılışına katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, turizmin ekonomik ve kültürel etkilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ersoy, "Turizm yalnızca bir gelir kaynağı değil, halklar arasında kültürel etkileşimi sağlayan bir köprü ve gelecek kuşaklara aktarılması gereken bir değerdir" dedi.

18'inci Verona Avrasya Ekonomi Forumu'nun açılışı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un katılımıyla İstanbul Çırağan Sarayı'nda gerçekleşti. 'New Energy for New Economic Realities' temasıyla, Avrasya ülkeleri arasında ekonomi, enerji, ulaşım, dijital teknoloji, tarım, finans ve turizm alanlarında iş birliğini geliştirme amacıyla düzenlenen forum yarın son bulacak.

'TURİZM 2024'TE 1.5 MİLYAR KİŞİYE ULAŞTI'

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "UN Tourism Örgütü'nün rakamlarına göre, 2024 yılında 1,5 milyar uluslararası turizm varışı ve 2 trilyon dolar turizm geliri, 2025 yılının ilk altı ayında ise 690 milyon uluslararası turist sayısı ile global ve ekonomik boyutu yadsınamaz, hatırı sayılır bir sektör haline gelmiştir. Gerek harcanabilen gelirlerin artması gerekse ulaşım ve iletişim araçlarındaki gelişme ve insanların yeni yerler görme isteği neticesinde en hızlı büyüyen sektörlerden biri haline gelen turizm, çok boyutlu yapısı itibarıyla ekonomi başta olmak üzere yaklaşık 38 farklı sektör ve alanla doğrudan ve dolaylı olarak ilişkilidir. Turizmin bünyesinde barındırdığı bu avantajlar, ülkelerin dikkatlerini bu sektör üzerinde yoğunlaştırmalarına sebep olmuş, özellikle gelişmekte olan ülkeler, karşılaştıkları ekonomik sorunlar ve dar boğazların aşılması sürecinde turizme giderek daha çok önem verir hale gelmişlerdir" ifadelerini kullandı.

'TURİZM, SADECE EKONOMİK DEĞİL, SOSYAL BİR GEREKLİLİK'

Bakan Ersoy, "Ülkeye gelen turistlerin ve iç turizme katılan vatandaşların yapmış oldukları tüketim harcamaları ile artan turizm talebini karşılamak, turistik alt ve üst yapıyı iyileştirmek ve hizmet kalitesini yükseltmek amacıyla yapılan turistik tüketim harcamaları gerek turizm sektöründe gerekse sektörü besleyen diğer sektörlerdeki üretim faktörlerinin gelirlerini oluşturmaktadır. Turizmin ekonomik getirilerine oranla ikinci planda kalan ve belki de yeterince önem verilmeyen yönü, halklar arasında kültürel etkileşimi gerçekleştiren ve sosyal olarak da önemli bir kavram olmasıdır. İşte bu noktada turizmin sadece bir kesim ve zümre değil, tüm insanlar için bir hak ve gereklilik olduğu gerçeği önem kazanmaktadır. Çünkü kültürlerarası diyalog, toplumsal ve sosyal yakınlaşma, ancak tüm grup ve sınıfların turizme dahil olmasıyla mümkün olabilmektedir" dedi.

'TÜRKİYE, AVRUPA'NIN EN FAZLA ZİYARETÇİ ALAN İLK 5 ÜLKESİ ARASINDA'

Ersoy, "2024 yılı dünya turizm verilerine döndüğümüzde, 1,5 milyarlık uluslararası turizm hareketliliğinin 747 milyonunun Avrupa'da, 316 milyonunun ise Asya'da yaşandığını görmekteyiz. Bu noktada, Türkiye, Fransa, İspanya ve İtalya gibi Avrupa ülkeleri dünyada en fazla yabancı ziyaretçi alan ülkeler sıralamasında ilk 5'in içerisinde yer almaktadır" diye konuştu.

'TÜRKİYE, DÜNYA TURİZMİ İÇİN EŞSİZ BİR KAYNAK'

Bakan Ersoy, "Coğrafi konumları, Akdeniz'de yer alan birer kıyı ülkesi olmaları, iklimleri, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan zengin tarihi ve kültürel çeşitlilikleri ve mutfak kültürleri gibi benzer karakteristiklere sahip bu ülkeler, yerli ve yabancı ziyaretçilerin aileleriyle birlikte ve bireysel olarak tatil yapabilecekleri deniz ve kültür turizminde en fazla tercih edilen ülkeler arasındadır. Asya ve Avrupa kıtalarının birleşme noktasında yer alan Türkiye'nin de bu özelliklere ilaveten sahip olduğu misafirperverlik geleneği, doğal güzellikleri ve farklı köklerden ve dinlerden toplumların yüzyıllardır uyum içinde yaşadığı kadim Anadolu toprakları, dünya turizmi için eşsiz bir kaynak olmasını sağlamıştır. Dünya üzerinde hem çok sayıda uygarlık ve tarihi hadiselere ev sahipliği yapmış, hem de doğal ve beşeri faktörler sayesinde mevcut tüm turizm çeşitlerinin rahatlıkla uygulanabildiği ülke sayısı oldukça azdır" dedi.

'2024'TE 62,3 MİLYON ZİYARETÇİYLE YENİ REKOR KIRDIK'

Ersoy, "Deniz turizmi için de en gözde destinasyonlardan biri olan Türkiye, termal turizm, kış sporları ve doğa turizmi, dalış ve eko turizm, kongre, fuar ve düğün turizmi, kruvaziyer ve yat turizmi, golf turizmi ve inanç turizmi gibi alternatif turizm türleri açısından da eşsiz imkanlara sahiptir. Ülkemizin bu tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleri, 2024 yılında 62,3 milyon ziyaretçi sayısı ve 61,1 milyar dolar turizm geliri ile her sene kendi rekorunu kırarak hak ettiği karşılığı bulmuştur. 2025 yılı geride kalan aylarına ait veriler de ülkemizin bu yılki turizm hedeflerine ulaşacağını göstermektedir. Bu başarı elbette sadece mevcut kültür ve turizm potansiyeli ile açıklanamaz. Bu başarıda, ülkemizin son yıllarda ve özellikle pandeminin ardından tanıtım stratejileri ile güvenli ve sürdürülebilir turizm konularında sarf ettiği yoğun çabanın haklı bir getirisi olmuştur" ifadelerini kullandı.

'TANITIM AJANSI, TÜRKİYE MARKASINI DÜNYADA GÜÇLENDİRDİ'

Ersoy, "Bu doğrultuda, 2019 yılında kurulan Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı'nın Bakanlığımızca belirlenen turizm strateji ve politikaları doğrultusunda, ülkemizin turizm hedeflerine ulaşmasına, turizm olanaklarının dünyada tanıtılmasına ve pazarlanmasına ilişkin stratejiler geliştirerek her mecrada ve tüm dünyada yürütmekte olduğu başarılı tanıtım faaliyetleri önemli bir yer tutmaktadır" diye konuştu.

'SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM, STRATEJİK BİR ZORUNLULUKTUR'

Bakan Ersoy, "Güvenli Turizm Sertifikasına ve Sürdürülebilir Turizm Belgesi'ne sahip konaklama tesisleri ve turizm işletmeleri gece müzeciliği uygulamasıyla, 'Geleceğe Miras' projesi kapsamında tüm yıla yayılan kazı ve restorasyon çalışmaları da büyük önem arz etmektedir. Bakanlık olarak elbette bu başarıları hiçbir zaman yeterli görmüyor, ülkemizin turizmden elde ettiği payı artırmak amacıyla hedeflerimizi her sene biraz daha yükseltiyoruz. Çok boyutlu yapısı ve etki sahası geniş bir sektör olması, turizmin bireysel çabalarla yürütülmesinin imkânsızlığını ve bu konuda bir strateji ve sahiplenme gerekliliğini ortaya koymuş, bu noktada 'sürdürülebilir turizm' kavramı önem kazanmaya başlamıştır. Genel olarak sürdürülebilir turizmin hedeflerini, doğal kaynakların etkili bir şekilde korunması, aşırı kullanımın ve atıkların azaltılması, doğal, kültürel ve sosyal çeşitliliğin muhafaza edilmesi, yerel toplumun turizm planlamasına dahil edilmesi, yerel ekonominin desteklenmesi, turizm endüstrisi ve kamu arasında karşılıklı koordinasyon sağlanması, personel eğitimi ve turistlerin bilgilendirilmesi ve bu konularda araştırmaların yapılması şeklinde sıralamak mümkündür" ifadelerini kullandı.

'AMAÇ, TURİZMİ ÇEVREYE VE İNSANA SAYGILI BİÇİMDE SUNMAK'

Bakan Ersoy son olarak, "Bu hedefleri sadece turizmden en fazla gelir elde eden ve en fazla turist ağırlayan ülke olmak değil, turizm faaliyetlerini çevreye, doğaya, insana ve diğer tüm değerlere saygılı biçimde ve bir kalite çatısı altında sunabilmenin amaçlanmış olması önemlidir. Geniş bir perspektifle bakıldığında, kültürel ve turistik değerlerin gelecek kuşaklara bugünkü güzellikleri ve değerleriyle bozulmadan hatta geliştirilerek aktarılması temel görüş olarak algılanmalıdır" dedi.