Tuğçe SEZER ODABAŞI-Fırat ALKIZ/İSTANBUL, (DHA)- GOOGLE Cloud Day etkinliğinde konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Ülkemizde 2028-2029 yıllarında hayata geçirilecek ve Türkiye'nin regülasyonlarına tam uyumlu olacak hiper ölçekli bulut bölgesi, yüksek erişilebilirlik, düşük gecikme ve güçlü siber dayanıklılık sunacaktır. Bu hamle ile Türkiye ve Turkcell, Avrupa, Asya ve Orta Doğu arasında dijital köprü rolünü güçlendirecek, ülkemizin bölgenin veri üssü konumuna yükselmesine katkı sağlayacaktır. Turkcell proje kapsamında 1 milyar dolar yatırım yapmayı planlarken, Google Cloud tarafından 2 milyar dolar yatırım yapılacak olması da ülkemiz açısından memnuniyet vericidir. Böylece toplamda 3 milyar doları bulacak bir yatırımdan bahsediyoruz. Bu yatırımın, Türkiye ekonomisine önemli katkı sağlayacak" dedi.
Google Cloud’un Türkiye’de kurulacak ilk hiper ölçekli bulut altyapılarından biri olacak yeni Google Cloud Bölgesi için 2 milyar dolarlık yatırım, Turkcell’in ise veri merkezi ve altyapı tarafındaki genişleme planları kapsamında 1 milyar dolarlık ek yatırım yapacağını açıkladığı işbirliğinin detayları düzenlenen programda paylaşıldı.Google Cloud Day programına Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır'ın yanı sıra Turkcell yetkilileri de katıldı. Turkcell ve Google Cloud’un birlikte hayata geçireceği yeni Google Cloud Bölgesi'nin 3 veya daha fazla erişilebilirlik alanından (zone) oluşacak şekilde hayata geçirilmesi planlanıyor.
‘BULUT BİLİŞİM VE YAPAY ZEKA ARTIK BÜTÜNLEŞİK TEKNOLOJİLER’
Etkinlikte konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Bulut bilişim ve yapay zeka artık ayrı ayrı teknolojiler değil, bütünleşik bir teknolojinin parçaları haline gelmiştir. Ekonomik değer üretiminden ulusal güvenliğe, sanayiden savunmaya, finanstan sağlığa kadar hemen her alandaki karar süreçleri, büyük ölçüde veriye dayalı hale gelmektedir. Verinin nerede tutulduğu, hangi regülasyona tabi olduğu, kimlerin hangi veriye eriştiği, nasıl anonimleştirildiği gibi sorular, tartışmaların tam merkezine yerleşmiş durumdadır. Bu çerçevede, veri merkezleri verilerin güvenli bir şekilde işlenmesini ve saklanmasını sağlayarak, veriye hızlı ve kesintisiz erişimi mümkün kılan kritik altyapılar haline gelmiştir" dedi.
‘VERİ MERKEZLERİ ÜLKEMİZE YATIRIM ÇEKME KAPASİTEMİZİ ARTIRIYOR’
Cevdet Yılmaz, “Bir ülkenin kendi veri merkezleri ve bulut altyapısı üzerinden verisini işleyebilmesi, veri egemenliğini güçlendirirken; aynı zamanda uluslararası yatırım çekme kapasitesini, bölgesel dijital üs olma potansiyelini ve yerli yapay zeka ekosisteminin gelişme imkanlarını da doğrudan etkilemektedir. Bu noktada veri merkezlerinin ülkemize çekilmesi ve yatırımların desteklenmesini teşvik etmekteyiz" diye konuştu.
‘TEHDİTLER AKILLANIYOR, SİBER GÜVENLİK MİMARİSİ KAÇINILMAZ HALE GELİYOR’
Yılmaz, “Dijital dünyanın sınırları büyürken tehditler de akıllanıyor, daha karmaşık ve hedef odaklı hale geliyor. Siber uzaydaki bu yeni tehdit dalgası, sadece veri güvenliğini değil, ekonomik istikrarı, rekabet gücünü ve ulusal egemenliği de doğrudan etkiliyor. Bu kapsamda kurmuş olduğumuz Siber Güvenlik Başkanlığı’nın önemli bir kurumsal yetkinlik sağlayacağına inanıyoruz. Kararlı, proaktif ve yenilikçi adımlarla, akıllı savunma sistemleri üreten, nitelikli insan kaynağı geliştiren ve dijital altyapılarımızı yıkıcı etkilere karşı dayanıklı hale getiren bir siber güvenlik mimarisini hep birlikte inşa etmek zorundayız. Her erişimin, every işlem adımının sürekli olarak doğrulanmasını gerektiren ve Zero Trust (Sıfır güven) olarak adlandırılan güvenlik yaklaşımları bu mimarinin temelini oluşturmaktadır. Bulut teknolojileri ise bu mimarilerin uygulanmasında kritik bir role sahip. Bulutun sunduğu esneklik ve ölçeklenebilirlik, kimlik doğrulamadan tehdit yönetimine kadar geniş bir alanda güvenlik yaklaşımlarını standardize etme ve yaygınlaştırma potansiyeline sahiptir. Bu doğrultuda, dijitalleşmeyle birlikte siber dayanıklılığın artırılması ve dijital güvenin kurumsallaşması için güvenli bir bulut ekosisteminin kararlılıkla inşası büyük bir önem taşımaktadır" dedi.
‘TÜRKİYE, BÖLGENİN DİJİTAL KÖPRÜSÜ HALİNE GELECEK’
Yılmaz, “Böyle bir ortamda Turkcell ile Google Cloud arasında kurulan stratejik ortaklık, Türkiye’nin dijital egemenliğini ve bölgesel konumunu güçlendiren kritik bir adımdır. Bu yatırım aynı zamanda, uluslararası yatırımcılar tarafından ekonomimizin gücüne, dayanıklılığına ve yenilik kapasitesine duyulan güveni yansıtmaktadır. Ülkemizde 2028-2029 yıllarında hayata geçirilecek ve Türkiye’nin regülasyonlarına tam uyumlu olacak hiper ölçekli bulut bölgesi, yüksek erişilebilirlik, düşük gecikme ve güçlü siber dayanıklılık sunacaktır. Bu hamle ile Türkiye ve Turkcell, Avrupa, Asya ve Orta Doğu arasında dijital köprü rolünü güçlendirecek, ülkemizin bölgenin veri üssü konumuna yükselmesine katkı sağlayacaktır. Turkcell proje kapsamında 1 milyar dolar yatırım yapmayı planlarken, Google Cloud tarafından 2 milyar dolar yatırım yapılacak olması da ülkemiz açısından memnuniyet vericidir. Böylece toplamda 3 milyar doları bulacak bir yatırımdan bahsediyoruz. Bu yatırımın, Türkiye ekonomisine önemli katkı sağlayacak. Gelişmiş veri altyapısının ve yeni nesil bulut teknolojilerinin dijital ekosistemimize entegre edilmesi, kamu ve özel sektörlerde verimliliğin artmasına katkı sağlayacak, inovasyonun gelişmesini teşvik edecektir" diye konuştu.
‘EGEMEN BULUT ALTYAPISI TÜRKİYE’YE TAŞINIYOR’
Yılmaz, “Bu ortaklığın temel sütunlarından biri de veri güvenliği ve dijital egemenliktir. Google Cloud, veri güvenliğini en üst seviyede tutmak ve Türkiye’deki regülasyonlara uyum sağlamak amacıyla, Egemen Bulut altyapısını da Turkcell ile birlikte Türkiye’ye getirmektedir. Egemen Bulut altyapısının ülkemize taşınmasıyla kurumlar verilerini kendi anahtarlarıyla şifreleyebilecek, regülasyonlara tam uyumlu bir şekilde çalışabilecektir. Çok bölgeli mimarinin sağladığı yüksek dayanıklılık, kritik altyapıların siber tehditlere karşı daha dirençli hale gelmesine katkı verecektir" ifadelerini kullandı. (DHA)