Alican GÜMÜŞ/HATAY, (DHA)- ÇEVRE, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Önümüzdeki ay 350 bininci konutumuzun anahtarlarını yine Cumhurbaşkanımızla birlikte teslim edeceğiz" dedi.
Bakan Murat Kurum, Kahramanmaraş merkezli depremlerin vurduğu Hatay'da, Eski Uzun Çarşı ile Kemalpaşa Caddesi'nde inceleme yaptı. Hatay Valisi Mustafa Masatlı'nın eşlik ettiği Bakan Murat Kurum, incelemelerin ardında açıklamalarda bulundu. Hatay'ın yeniden dirilişine şahitlik etmekten büyük bir mutluluk duyduğunu belirten Bakan Kurum, "Hatay, binlerce yıllık medeniyetlerin buluştuğu, kardeşliğin, hoşgörünün ve birlikte yaşamanın en güzel mekanıdır. İşte bu yüzden Hatay'ı ayağa kaldırmak sadece bir imar faaliyeti değildir. Aynı zamanda ecdat mirasına sahip çıkma meselesidir. Biz de bu anlayışla hareket ediyor, tarihi mirasımızı yeniden ihya ediyoruz. Bir yandan Habib-i Neccar Camisi'ni eşsiz tarihi dokusuna uygun şekilde ayağa kaldırırken, diğer yandan Kurtuluş Caddesi'ni, Kemalpaşa'yı ve Tarihi Meclis Binamızı yeniden ihya ediyoruz. Asi Nehri çevresini yürüyüş yolları ve yeşil alanlarla canlandırıyoruz. Bu devasa alanı Hataylıların nefes alacağı, çocuklarımızın huzurla vakit geçireceği bir yaşam mekanına dönüştürüyoruz. Kültürel bir buluşma noktası olan Uzun Çarşımızı da tüm özgün dokusuyla yeniden ayağa kaldırıyoruz. İnşallah yıl sonuna kadar projemizi tamamlayarak vatandaşımızın hizmetine sunacağız. Ayrıca yaklaşık 10 ay gibi kısa bir süre önce başlattığımız Türkiye'nin sahillerinde yapılan en büyük düzenleme projesi olan İskenderun Sahil Düzenleme ve Yenileme Projemizde sona geldik. İnşallah projemizin açılışını da Cumhuriyetimizin 102'nci yılında, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'mızda yapacağız. Büyük bir şölenle kutlayacağız" dedi.
'HER 3 DEPREMZE KARDEŞİMİZDEN 2'Sİ YENİ YUVASINA KAVUŞTURDUK'
Devlet-millet el ele vererek, asrın felaketini asrın inşa seferberliğine dönüştürdüklerini anlatan Bakan Kurum, "Millet olarak asrın felaketini yaşasak da birliğimiz, beraberliğimiz tek bir an bile sarsılmadı. Her zorluğun üstesinden geleceğimize olan inancımızı hiçbir zaman kaybetmedik. Bugün depremden etkilen 11 ilimizde 7 gün 24 saat alın teri döken 200 bin mühendis, mimar ve işçi kardeşimizle birlikte, depremzede kardeşlerimizi bir an önce yuvalarına kavuşturmanın gayreti içindeyiz. Geçtiğimiz ay Malatya'da Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle 304 bininci yuvamızın anahtarlarını hak sahibi kardeşlerimize teslim ettik. Söz verdiğimiz 453 bin yuvanın, yüzde 70'ini tamamladık. Şu anda; her 3 depremzede kardeşimizden 2'sini yeni yuvasına kavuşturduk. Önümüzdeki ay 350 bininci konutumuzun anahtarlarını yine Cumhurbaşkanımızla birlikte teslim edeceğiz. Ve inşallah yıl sonuna geldiğimizde burada olacağız, son anahtarlarımızı da vatandaşlarımızla buluşturacağız. Biz milletimize ne söz verdiysek, fazlasıyla yerine getirmek için gece gündüz durmaksızın ilerliyor, milletimizin dualarına nail olabilmek için var gücümüzle azimle, kararlılıkla çalışıyoruz. Bugün geldiğimiz noktada Hatay'ımızda 86 bin konut ve iş yerimizi tamamladık ve hak sahibi kardeşlerimize teslim ettik. Şu anda şehrimizde 66 binin üzerinde konut, iş yeri ve köy evinin inşaatına süratle devam ediyoruz. Söz verdiğimiz gibi bu yılın sonuna kadar Hatay'ımız da 153 bin bağımsız bölümü teslim edeceğiz. Deprem bölgesinin tamamında ise 453 bin yuvamızı tamamlayarak hak sahibi kardeşlerimizi güvenli ve huzurlu yuvalarına kavuşturacağız" diye konuştu.
'ALGIYLA SİYASET OLMAZ'
Muhalefeti eleştiren Bakan Kurum, şöyle konuştu: "İşte bunun en son örneğini İzmir'de gördük. İzmir'de en basit belediyecilik hizmetini bile yapamayan, çöp toplayamayan partinin genel başkan yardımcısı; bunun üstünü kapatmak için her zamanki gibi suçu bize attı, mağduru oynamaya çalıştı. Ne dedi CHP Genel Başkan Yardımcısı? Güya, çöp tesisini biz kapatmışız. İzmir'de çöpler, bizim yüzümüzden toplanmıyormuş. Kendisi, tesisin mahkeme kararıyla kapatıldığından bile habersiz. Zaten kendi belediye başkanları da hemen düzeltti. Burada üzücü olan ne biliyor musunuz? Bunları, bilgi eksikliğinden yapmıyorlar, özellikle algı yaratıyorlar. Bunu neden mi anlatıyorum? Aslında memleketimizin her yerinde, deprem bölgesinde de tam olarak bunu yapıyorlar. Burada da yapılanların ve özellikle kendi yapmadıklarının üstünü örtmek için böyle yalanlar söylüyorlar. Siz önce işinizi yapın. Çöpleri toplayın mesela. 'Ev yapacağız' diye para toplayıp mağdur ettiğiniz vatandaşlarımıza verdiğiniz sözleri tutun. Burada da 'Bedava konut yapacağız' demiştiniz. Peki, nerede o konutlar? Bırakın ev yapmayı, ev sunmayı; deprem bölgesine tek bir çivi bile çakmadınız. Bize laf etmeden önce kendinize bakacaksınız. Algıyla siyaset yaparsanız, böyle duvara toslarsınız. Algıyla siyaset olmaz, işle olur. İftirayla, yalanla, dolanla siyaset olmaz; projeyle, üretimle, alın teriyle olur."
'DEPREM BÖLGESİNE POZİTİF AYRIMCILIK YAPACAĞIZ'
Bakan Kurum, "Şükürler olsun ki bizim milletimiz onlarla aramızdaki bu farkı 23 yıldır görüyor. Varsın onlar daima tüketerek, daima karalayarak konuşsunlar. Biz eser üreterek konuşmaya, açılışlarla, anahtar teslimleriyle koşmaya devam edeceğiz. Ve hiç kimsenin şüphesi olmasın ki Hatay'ı, 'Türkiye Yüzyılı'nın en güçlü kalelerinden biri yapana kadar tek bir an bile durmayacağız. Bugün karşımızda, 6 Şubat'ta yaşadığı felaketin ardından geçen iki yılda neredeyse yarım milyon konutu, altyapı ve sosyal donatı alanlarıyla eş zamanlı inşa eden bir Türkiye var. Bu süreç Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye'nin hızlı uygulama kapasitesiyle, güçlü kurumsal yapısıyla, vatandaşına güven veren bir devlet olduğumuzu göstermiştir. Şimdi biz bu büyük başarıyı, 'Yüzyılın Konut Projesi' ile 81 ilimize taşıyoruz. 500 bin sosyal konut inşa ederek her vatandaşımızın ev sahibi olma hayalini gerçeğe dönüştürüyoruz. Projemizde, her zaman olduğu gibi şehit ve gazilerimize, emeklilerimize, gençlerimize, üç ve daha fazla çocuğu olan ailelerimize özel kontenjan ayıracağız. Yine deprem bölgesine pozitif ayrımcılık yapacağız, özel kontenjan ayıracağız. Şunu burada özellikle vurgulamak isterim. Bu büyük adım sadece bir konut hamlesi değildir. Bu adım, 'Türkiye Yüzyılı' vizyonunun şehircilikteki en güçlü yansıması olacaktır. Ben bu duygularla, Rabbim birliğimizi, dirliğimizi daim eylesin diyorum. Deprem bölgesindeki 11 şehrimizin yeniden doğuşun ve kardeşliğin simgesi olmasını temenni ediyorum" diye konuştu. (DHA)