İstanbul- Ayşe Tokyaz cinayetinde 2 polis memuru bugün ilk kez hakim karşısına çıktı

Ceyda BIYIKLIOĞLU- Özgür EREN İSTANBUL, (DHA)- AYŞE Tokyaz cinayeti soruşturmasında, Esra Tokyaz'ın verdiği ifadelerin şüpheliye sızdırılması üzerine başlatılan incelemede, Malatya Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görevli 2 polis hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanık savunmasında, Cemil beni sürekli WhatsApp'tan arayıp İstanbul'a çağırdı ve sistemden aranmasının olup olmadığına bakmamı istedi dedi. Esra Tokyaz ise duruşma sonrası yaptığı açıklamada, Ben kardeşimin bulunması için onlara gittim ama onlar bulamadılar Cemil'e ifademi vermişler. Ne beni koruyabildiler ne kardeşimi kurtarabildiler. Ben tekrardan onlardan şikayetçi olduğumu söyledim. Ben kardeşimin 3 gün sonra cenazesini bulabildim. Çünkü ifademi verdikleri için Cemil'in kaçmasına sebep oldular. Ailenizden sonra sığınabileceğiniz ilk yer polis karakoludur ama ben gittiğimde tüm karakollardan kapı dışarı edildim. Aksine Cemil beni isteseydi, beni bile Cemil'e teslim ederlerdi. Gözlerini o derece karartmışlardı ki ifademi verecek kadar. Ben de içimde taşıdığım Ayşe de ona ve onu savunan o 2 polise hakkımızı helal etmiyoruz dedi. Duruşma ise 19 Kasım tarihine ertelendi.

İstanbul Küçükçekmece'de 11 Temmuz'da öldürüldükten sonra Eyüpsultan'da yol kenarında valizin içinde cesedi bulunan üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz (22) cinayetiyle ilgili yürütülen soruşturmada, ifadelerin şüpheliye sızdırıldığı iddiasıyla 2 polis hakkında iddianame düzenlendi. Savcılıkta ifade veren Esra Tokyaz'ın, kasten öldürme suçunun şüphelisi eski polis memuru Cemil Koç'un kendisini arayarak hakkında verdiği ifadeden haberdar olduğunu söylemesi üzerine, bilgiyi paylaşanların tespitine yönelik çalışma başlatıldı. Yapılan incelemede, Malatya Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memurları Necdet Ç. ile Zülfü B.'nin sisteme girerek Cemil Koç'un bilgilerini sorguladıkları belirlendi. İddianamede, tutuklu sanık Necdet Ç. için 'Görevi kötüye kullanma' suçundan 6 aydan 2 yıla, 'Kamu görevlisi tarafından verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme' suçundan ise 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istendi. Diğer sanık Zülfü B. hakkında ise, 'Görevi kötüye kullanma suçuna yardım' suçundan 3 aydan 1 yıla, Kamu görevlisi tarafından verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme' suçundan ise 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istendi.

Olayla ilgili Malatya Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görevli 1'i tutuklu 1'i tutuksuz 2 polis memuru bugün ilk kez Küçükçekmece Adliyesi 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı. Yoğun güvenlik önleminin alındığı duruşmaya Esra Tokyaz ve Ayşe Tokyaz'ın annesi katıldı.

'SÜREKLİ BENİ İSTANBUL'A ÇAĞIRDI'

Tutuklu sanık Necdet Ç. savunmasında, Ben 2016-2017 yılında Cemil ile birlikte aynı lojmanda oturuyorduk. 2020 yılından sonra telefonla görüşmeye devam ettik. Cuma akşamı Cemil beni aradı 'çalışıyor musun' diye sordu. 'Hayır' dedim. Ertesi gün Cemil beni WhatsApp'tan saat 9 gibi aramış uyanınca gördüm ve geri döndüm ancak açmadı. Sonra beni yeniden WhatsApp'tan aradı. Bana 'İstanbul'a gelmiyor musun' diye sordu. Ben de 2 kişi çalıştığımızı ve yıllık iznimin olmadığını söyledim ve kapattık. Aynı gün içinde tekrar aradı. Bana, 'Diyarbakır da birlikte çalıştığımız dönemden kalma şu an İstanbul da olan başka birisi var mı' diye sordu. Yok dedim. Sonra yeniden aradı beni ve 'İzin isteyip gelsene bana' dedi. Ben de şüphelendim beni sürekli arıyordu. Ben de beni kullandığını düşündüm ve aramalarına cevap vermedim. Yine aradı kaçta işe gideceğimi öğrendi. Benim dosyama bakar mısın dedi. 'Cemil, ben çalışıyorum bakamam' dedim. Hangi dosyası olduğunu bilmiyordum. Sonra bana sitem etti ve telefonu kapattı. Ben de bu kadar sık araması üzerine şüphelendim o yüzden karıştığı bir olay mı var diye o sırada iş yerinde olan diğer sanık Zülfü B.'ye Cemil'in TC'sini verdim karıştığı bir olay olup olmadığını sordum. Zülfü de bana olay özetini gösterip bir tane belge fotoğrafı gönderdi. Cemil'in 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan dosya firarisi olduğunu gördüm. Ama ben Cemil'i aramadım bilgi vermedim. Ben kesinlikle Cemil'e Zülfü'nün bana gönderdiği Esra Tokyaz'ın şikayetiyle ilgili bilgi verdim olayı anlattım. Pol-net sisteminde zaten Esra'nın verdiği beyanın detayını görebileceğim bir ekran yoktur.

5 AY ÖNCE AYŞE İLE NİŞANLANDIĞINI SÖYLEMİŞTİ

Yaklaşık 5 Ay önce bana ben Ayşe ile nişanlandım dedi. Ben de şaşırmıştım 'ya sen Eskişehir'de değil miydin ya ne ara oldu' dedim. Ama cevap vermedi. Cemil genelde bu konularda çok detay vermezdi dedi.

'BEN ÜSTÜME ATILI SUÇLARI KABUL ETMİYORUM'

Tutuksuz sanık Zülfü B. savunmasında, Öncelikle sanık Necdet Ç. benim şefimdir. Onun bana verdiği talimatları kanuna aykırı değilse yerine getirme zorunluluğum vardır. 12 Temmuz günü de Necdet bana şubede olup olmadığımı sordu sonra da beni aradı. Şubede olduğumu öğrenen sanık beni telefonla aradı görüşmede, bana bir çalışma olduğunu ve bu nedenle sorgulama yapmam gerektiğini söyledi. Ben de sistemi kapattığımı söyledim. O da bana benim sistemimi kullan dedi ben de demek ki önemli diyerek baktım. Ben de sisteme girerek kayıtlı olay özetinin fotosunu atıp ona attım. Okumadım okusam da anlamazdım çünkü detayını göremiyordum. Şahsın cinayet olayına karıştığını sohbet esnasında sonradan öğrendim ben de bu konuyla ilgili olduğunu düşünmedim. Ben Esra Tokyaz'ın verdiği ifadeyi görmedim sadece pol-net sisteminde olay özetini görebiliyordum bu sebeple sadece 81 ilde tüm emniyet birimlerinin görebileceği kısmı görüp şefime gönderdim. Benim o beyanı görebilmem için Esra Tokyaz'ın ifadesini alan birimin bana yetki vermesi lazım böyle bir şey olmadı. Ben sadece bana verilen talimatı yerine getirdim. Ben üstüme atılı suçları kabul etmiyorum. Cemil Koç'u da Esra Tokyaz'ı da tanımam bir bağım yoktur dedi.

'KARDEŞİM DE BEN DE HAKKIMIZI HELAL ETMİYORUZ'

Esra Tokyaz beyanında, Olay tarihinde polislere, 'kardeşimi kurtarın beni koruyun' diye verdiğim ifadeyi bu kişiler Cemil'e gönderdi. Cemil beni günlerce tehdit etti. 3 gün boyunca kardeşimi bulamadım. Beni bir şekilde oyaladılar. Benim kardeşimi bulamama engel olmak için ifademi almamakta direndikleri gibi bir şekilde vermiş olduğum ifademi de şu an huzurda bulunan her iki sanık Cemil Koç'a ileterek benim tehdit edilmeme sebep oldular. Benim ifademi Cemil öğrendikten sonra arayıp beni tehdit etti. Bu sebeple sanıklardan şikayetçiyim. Bugünde buradayım sizin yanınızdayım adaleti aradım. Beni bile Cemil Koç'a teslim edecek kadar gözleri kararmıştı. 3 gün sonra valiz içinde kardeşimin çürümüş bedenini buldum. Bu 2 kişiden de ben de kardeşim de hakkımız helal değildir ifadelerini kullandı.

19 KASIM'A ERTELENDİ

Ara kararı açıklayan hakim tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına, tutuksuz sanığın ise adli kontrol hükmünü devamına karar verdi. Duruşma eksik hususların giderilmesi için 19 Kasım tarihine ertelendi.

Kayıp Alzheimer hastası 10 gündür aranıyor; 125 kilometrekare alan tarandı
Kayıp Alzheimer hastası 10 gündür aranıyor; 125 kilometrekare alan tarandı
İçeriği Görüntüle

Duruşma sonrası açıklama yapan Esra Tokyaz, Ben kardeşimin bulunması için onlara gittim ama onlar bulamadılar Cemil'e ifademi vermişler. Ne beni koruyabildiler ne kardeşimi kurtarabildiler. Ben tekrardan onlardan şikayetçi olduğumu söyledim. Benim ifademi satır satır Cemil'e vermişlerdi şüpheli olduğunu bildikleri halde. Ben kardeşimin 3 gün sonra cenazesini bulabildim. Çünkü ifademi verdikleri için Cemil'in kaçmasına sebep oldular. Ben korktum çünkü yanımda kimse yoktu, polislere gidiyordum. Bir insana, ailenizden sonra sığınabileceğiniz ilk yer polis karakoludur ama ben gittiğimde tüm karakollardan kapı dışarı edildim. Aksine Cemil beni isteseydi, beni bile Cemil'e teslim ederlerdi. Gözlerini o derece karartmışlardı ki ifademi verecek kadar. Ben de içimde taşıdığım Ayşe de ona ve onu savunan o 2 polise hakkımızı helal etmiyoruz dedi.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Esra Tokyaz'ın duruşma sonrası çıkışı

-Basın açıklaması

-Genel ve Detay görüntüler

Kaynak: DHA