Ömrünü engelli çocuklarına adadı Ömrünü engelli çocuklarına adadı

Samsun'da Şehit Ahmet Altunoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi Rehber Öğretmeni Oğuz Kul ile Canik Mesleki Teknik Anadolu Lisesi Müzik Öğretmeni Canay Kul, 11 yıldır sürdürdükleri evlilikleri ile engellerini beraber ortadan kaldırıyor. Farklı okullarda görev yapan ve öğrencileri tarafından sevilen Kul çifti, birbirlerine verdikleri destekle çevrelerinden takdir topluyor. Yaşamlarındaki kırılma anlarından ve hayatın akışında olmaktan keyif aldığını belirten Oğuz Kul, "Serebral palsi hastalığının en çok görüldüğü kısım doğum öncesi, doğum anı ve doğum sonrasıdır. Bende doğum anında gerçekleşmiş. Konuşmamda, yürümemde ve hareketle ilgili durumlarda belirli sıkıntılar olabiliyor. İnsanların bakışları farklı olabiliyor tabi ki. Bunu en çok ilköğretime başladığımda gözlemledim" dedi.

'BİR ÖĞRETMENİN BİR ÇOCUĞUN HAYATINI NASIL DEĞİŞTİREBİLECEĞİNİ GÖRDÜM' İlkokul öğretmeninin hayatında önemli rol oynadığını belirten Oğuz Kul, "Gerçekten çok iyi bir insandı. Babamın da bunun ilgili güzel bir sözü vardır, 'Bir öğretmenin, bir çocuğun hayatını nasıl değiştireceğini oğlumda gördüm' der. Özellikle ilkokul öğretmenleri çocukların hayatına çok önemli şekilde dokunabiliyorlar, dokunduğunda neler olabileceğini bizzat ben ve benim çevremdeki insanlar biliyor. Öğretim hayatım, yaşamımdaki önemli kırılma anlarındandır" diye konuştu.

Eşi Canay Kul ile üniversite yıllarında tanıştığını anlatan Oğuz Kul, 11 yıllık evliliklerinde birbirlerine her konuda yardımcı olduklarını ve engelleri birlikte aştıklarını anlattı. Öğrencileriyle ilişkilerinin çok iyi olduğuna değinen Kul, "Bizim bu hayata tutunma aşkı ve sevgimiz eminim onlara da güzel örnek oluyor. İstediklerinde neleri başarabileceklerinin en iyi örnekleriyiz" dedi.

'BİR GÖZÜMÜ KAYBETTİM'

Üniversiteye hazırlandığı dönem yaşadıklarını anlatan Canay Kul, "Rahatsızlığım ben 20 günlük bebekken havale geçirmem sonucunda başlıyor. 1 yaşında geldiğimde katarakt ameliyatı geçiriyorum. Ondan sonra görme azlığım başlıyor. Ailem, 'Okutmayalım bu kız görmüyor, evde kalsın' diyecek bir aile değil ve en başından bugüne kadar bana büyük destek oldu. Üniversiteye başlamadan, üniversite hazırlık dönemindeyken 5 ameliyat süreci geçirdim ve 1 gözümü kaybettim. Bu süreçten sonra arkadaşlarımın desteği ve benim de müziğe olan ilgimle konservatuvarı kazandım. Konservatuvar dönemi benim için çok güzel geçti, öğretmenlerim ve benim çabalarımla iyi bir eğitim aldım. Enstrüman olarak keman çalıyorum ama ses eğitimi mezunuyum. Daha çok şarkı söylemeyi seviyorum. Okul sonrası da atanarak öğretmen oldum. Öğrencilerimle her zaman iyi bir ilişkimiz oldu. Oğuz'la da üniversite dönemimdeyken tanıştım. Birçok ortak yönümüz vardı. Aradan 11 yıl geçti ve bu ortaklık güzel bir birlikteliğe dönüştü. Oğuz benim gözüm, ben ise onun eli kolu oldum" ifadelerini kullandı. (DHA)