Tuğçe ODABAŞI/ İSTANBUL (DHA) -CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, “23 yıldır olduğu gibi ne kimsenin hayat tarzına müdahale edeceğiz. Ne kimsenin yediğine, içtiğine karışacağız, ne de içkiyi modernlik simgesi olarak topluma dayatan ideolojik bağnazlıklara teslim olacağız. Ocakları söndüren bahis ve kumar illetiyle, yuvaları yıkan alkol musibetiyle, hayatları karartan uyuşturucu belasıyla, zihinleri iğfal eden ekran bağımlılığıyla velhasıl insanımızın sağlığına, toplumsal huzurumuza zarar veren tüm marazlarla, bağımlılığın her çeşidiyle mücadeleye devam edeceğiz. Hepimiz için bağımsız gelecek şiarıyla bağımlılığın pençesinde kıvranan kardeşlerimize el uzatacağız. Uyuşturucunun, kumarın, alkolün, sigaranın ve bağımlılık yapan her türlü illetin gençlerimizin rengini soldurmasına izin vermeyeceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen Uluslararası Yeşilay Federasyonu Forumu'na katıldı. Programda konuşan Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, Yeşilay'ın ulusal ve uluslararası düzeyde yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verdi. Uluslararası Yeşilay Federasyonu tanıtım videosunun ardından 6 kıtadan gelen Yeşilay Federasyonu temsilcileri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı selamladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan burada yaptığı konuşmasında, "Güçlü birey, güçlü aileyi, güçlü aile güçlü milleti, güçlü millet ise güçlü devleti meydana getirir. Fertten devlete uzanan bu zincirin herhangi bir halkasında yaşanacak en küçük bir zafiyet maazallah telafisi imkansız felaketlere yol açar. Dünya tarihi bu felaketlerin sayısız örnekleriyle doludur. Sağlıksız bir toplumun güçlü olması asla mümkün değildir. Sıhhatli bir bünyenin en büyük düşmanlarından biri ise bağımlılıktır. Kişiyi içten içe çürüten, toplumu adım adım ifsat eden bu illetle mücadele, hepimiz için hayati bir önem taşıyor" dedi.

'ZEHİR TACİRLERİNE 48 BİN 590 OPERASYON DÜZENLENDİ'

Zehir tacirlerine yönelik düzenlenen operasyonlara ilişkin rakamları paylaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerek önleyici gerek koruyucu ve gerekse tedavi edici tedbirlerle insanlarımızı bağımlılığın her türlüsünden uzak tutmamız gerekiyor. Özellikle gençlerimizin korunması çok ama çok mühimdir. Biz devlet olarak bağımlılığın her çeşidiyle mücadelede üzerimize düşen görev ve sorumlulukları tüm kurumlarımızla birlikte yerine getirmeye özen gösteriyoruz. Tütün ürünleri ve yasaklı maddelerden alkollü içeceklere, internet ve ekran bağımlılığından kumar bataklığına, nesillerimizi doğrudan tehdit eden bu tehlikelere karşı caydırıcı önlemler alıyoruz. Hem yasal düzenlemelerle hem de strateji ve eylem planlarımızla bağımlılık konusunda büyük bir hassasiyetle hareket ediyoruz. İlgili bakanlıklarımız, belediyelerimiz, kurum ve kuruluşlarımız, temiz zihinler, sağlıklı nesiller, güçlü bireyler yetiştirmek için seferberlik ruhuyla çalışıyor, emniyet birimlerimiz her yıl düzenledikleri yüzlerce operasyonla zehir tacirlerine ve suç şebekelerine göz açtırmıyor. Bakınız sadece 2024 yılında zehir tacirlerine yönelik 48 bin 590 operasyon düzenlendi. Evlatlarımızın canı, sağlığı ve hayatı üzerinden para kazanmaya çalışan alçaklara nefes aldırmıyoruz" dedi.

Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu'nun çalışmalarından da söz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu'muz kapsamlı ve çok boyutlu politikalarını hayata geçiriyor. Yeşilay'ımız başta olmak üzere sivil toplum kuruluşlarımızın birçoğu da aynı şekilde yüksek bir vazife şuuruyla çalışmalarını sürdürüyor. Yani her alanda yoğun bir çaba içindeyiz. Bağımlılıkla mücadele konusunda elini taşın altına koyan, ülkemizin güçlü, sağlıklı ve müreffeh yarın için fedakarca çalışan her bir kardeşime buradan teşekkür ediyorum" diye konuştu.

'BU SÜREÇTE ASLİ GÖREV AİLELERE DÜŞÜYOR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu süreçte asli görevin ailelere düştüğünü de özellikle ifade etmek istiyorum. İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte tehditler de farklılaştı, çeşitlendi. Sanal dünyanın kaotik yapısı bağımlılıkla mücadeleyi zorlaştırıyor. Eskiden çok zor ulaşılan şeyler şimdi yalnızca bir tık mesafesinde. 6-10 yaş grubu çocukların 3'te birinin günlük internet kullanım süreci bir saat ve üstü. 11-15 yaş grubunda bu oran yüzde 55'e yaklaşıyor. Daha açık söylemek gerekirse çocuklarımız ebeveynleriyle geçirdikleri zamandan daha fazlasını sanal alemde geçiriyor. Yine 2022'de yapılan bir araştırmaya göre dünya nüfusunun yüzde 27'si akıllı telefon, yüzde 17'si sosyal medya, yüzde 14'ü internet, yüzde 6'sı ise oyun bağımlısı olarak ifade ediliyor" ifadelerini kullandı.

'BU MÜCADELEYİ HEP BİRLİKTE OMUZ OMUZA VERMEK MECBURİYETİNDEYİZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dijitalleşme arttıkça bundan çok daha vahim durumlarla karşılaşacağımız açıktır. Akıntıyı tersine çevirmek mümkün olmadığına göre ne yapacaksak bunu göz önünde bulundurarak yapacağız. İnternet ve sosyal medya içeriklerinin gençlerimizi, değerlerimizi, toplum yapımızı hedef aldığı bir dönemde ailelerimiz de çok dikkatli olmalıdır. Şu gerçeği açık açık söylemek durumundayım. Şayet sanal bahis ve kumar girdabında boğulmuş, varını yoğunu kaybetmiş nesiller görmek istemiyorsak, zihinleri ve bedenleri esir eden yuvaları yıkan, alkol ve madde bağımlılığını bertaraf etmekte eğer kararlıysak, LGBT gibi sapkın akımlar toplum bünyemizi enfekte etmesin bilhassa yeni kuşakları zehirlemesin diyorsak, bilgili, şuurlu, sağlıklı nesillerle Türkiye Yüzyılı hedeflerimize ulaşalım diyorsak, bu mücadeleyi hep birlikte omuz omuza vermek mecburiyetindeyiz. Diğer türlü evlatlarımızın, eşlerimizin, komşularımızın, iş arkadaşlarımızın elimizin içinden kaybolup gitmelerine engel olamayız" dedi.

'MİLLİ İÇKİMİZ AYRANDIR DEDİĞİMİZ İÇİN ACIMASIZCA ELEŞTİRİLDİK'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bütün bunları siyaset olsun diye asla söylemiyoruz. Burada ortak bir duruşa ihtiyacımız olduğuna inandığımız için bunları ifade ediyoruz. Şurası bir hakikat ki bazı konuların partisi ideolojisi, kökeni, kimliği olmaz. Bağımlılıkla mücadele işte böyle bir alandır, böyle bir meseledir. Dolayısıyla fikir ve siyasi görüş ayrılıklarını bir kenara bırakıp bu sorunun üzerine hep beraber kararlılıkla gitmemiz gerekiyor. Milletini ve memleketini düşünen herkesten de aynı hassasiyeti bekliyoruz. Ancak muhataplarımızdan, özellikle muhalefet cenahından aynı sorumlu tavrı ne yazık ki göremiyoruz. Bağımlılıkla mücadele gibi bir konunun dahi ideolojik takıntılara kurban edildiğini üzülerek görüyoruz. Muhalefetin ülke ve milletin asıl gündeminden kopuk tutumu maalesef burada da karşımıza çıkıyor. Biliyorsunuz ülkemizde alkol tüketimi, çok yanlış bir şekilde on yıllar boyunca bir çağdaşlaşma, bir modernleşme projesi olarak lanse edildi. Hatta bir dönem devlet ricali eliyle içki kullanımı teşvik edildi. Yakın tarihimizde gümrük ve tekel bakanlarının 'Bol içki ve sigara içilir inşallah' diyerek bar açtığı utanç sahnelerine şahit olduk. Bu mesele öyle bir hal aldı ki 28 Şubat döneminde alkol kullanmadığı için insanlarımız fişlendi, hatta mesleklerinden atıldı. İçki kişisel bir tercihten ziyade bir kimlik meselesi haline getirildi, baskı ve dayatma aracı olarak kullanıldı. Aynı faşizan tavırlara biz de defalarca maruz kaldık. Milli içkimiz ayrandır dediğimiz için acımasızca eleştirildik. Bir tanesi benim, öyle dediğim için eleştirildim. Sigarayla mücadeleyi önemsediğimiz için saldırıların hedefi olduk. Alkolün sebep olduğu toplumsal felaketlere dikkat çektiğimiz için yasakçı ilan edildik. Son olarak 14 Mayıs 2023 seçimleri öncesinde benzer ithamlarla, benzer iftiralarla karşılaştık" dedi.

'BUNLARI GÖRDÜKÇE ONLAR ADINA BİZ HİCAP DUYUYORUZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Alkolü sembolleştirme politikası muhalefet tarafından bugün bile devam ettiriliyor. Milletimiz hizmet bekleyedursun bunların devraldıkları belediyelerdeki ilk icraatlarından biri sosyal tesisleri adeta meyhaneye çevirmek oluyor. Bir tarafta bedava yapacağız dedikleri suyun fiyatının 10 kat arttırırken bakıyorsunuz diğer tarafta alkollü içki fiyatlarını indirmekten bahsediyorlar. Affedersiniz rakının, viskinin, biranın, şarabın fiyatını dert ettikleri kadar halkımıza astronomik rakamlarla sattıkları suyun fiyatını dert etmiyorlar. Madem ucuzlatacak bir hizmet arıyorsunuz suyun fiyatını ucuzlatın ya hadi görelim sizi. Seçim döneminde 'Allah'ın suyundan para mı alınır' dediğiniz suyun faturasının, elektrik faturasını geçmesi size hiç mi zor gelmiyor. İnanın bunları gördükçe onlar adına biz hicap duyuyoruz. Kendi insanının sağlığını düşünmeyen dahası çağdaşlığı, bilimde, teknolojide, kalkınmada, kültürde değil de kadeh tokuşturmakta gören bu... ne diyeyim, cins mi cins zihniyeti milletimizin vicdan ve ferasetine havale ediyorum" diye konuştu.

'POLİSİN ÜZERİNE OTOBÜS SÜREN ŞUURSUZ ZİHNİYETTEN BAŞKA TÜRLÜ DAVRANMALARINI BEKLEMİYORUZ'

İstanbul- Gazze yardım gemisine gerçekleştirilen saldırı, İsrail Başkonsolosluğu önünde protesto edildi
İstanbul- Gazze yardım gemisine gerçekleştirilen saldırı, İsrail Başkonsolosluğu önünde protesto edildi
İçeriği Görüntüle

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkenin pırıl pırıl gençlerini siyasi emelleri için sokağa döken, polise saldırtan, kendileri de polisin üzerine araç süren, otobüs süren şuursuz bir zihniyetten başka bir türlü davranmalarını da açıkçası beklemiyoruz. Biz bunlarla oyalanmayacağız. 23 yıldır olduğu gibi ne kimsenin hayat tarzına müdahale edeceğiz. Ne kimsenin yediğine, içtiğine karışacağız, ne de içkiyi modernlik simgesi olarak topluma dayatan ideolojik bağnazlıklara teslim olacağız. Ocakları söndüren bahis ve kumar illetiyle, yuvaları yıkan alkol musibetiyle, hayatları karartan uyuşturucu belasıyla, zihinleri iğfal eden ekran bağımlılığıyla velhasıl insanımızın sağlığına, toplumsal huzurumuza zarar veren tüm marazlarla, bağımlılığın her çeşidiyle mücadeleye devam edeceğiz. Hepimiz için bağımsız gelecek şiarıyla bağımlılığın pençesinde kıvranan kardeşlerimize el uzatacağız. Uyuşturucunun, kumarın, alkolün, sigaranın ve bağımlılık yapan her türlü illetin gençlerimizin rengini soldurmasına izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

Törenin sonunda Yeşilay Genel Başkanı Dinç, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim etti. Etkinlik, Yeşilay Yönetim Kurulu üyeleri ve ülke temsilcilerinin katılımıyla çekilen aile fotoğrafıyla sona erdi. (DHA)

Kaynak: DHA